Septum deviasyonu ameliyatı sonrası, burun fonksiyonlarının iyileşmesi ve nefes alma kolaylığı hedeflenir. İyileşme süreci genellikle 1-2 hafta içinde belirginleşir ancak tam iyileşme birkaç ay sürebilir.
Ameliyat sonrası bakımda burun içine tampon yerleştirilebilir ve bu tamponlar genellikle birkaç gün içinde çıkarılır. Burun hijyenine dikkat etmek ve doktor önerilerine uymak iyileşmeyi hızlandırır.
Şişlik, morluk ve hafif burun tıkanıklığı ameliyat sonrası dönemde normaldir. Bu belirtiler, ödemin azalmasıyla kademeli olarak ortadan kalkar ve burun yapısı stabilize olur.
Ameliyat sonrası dönemde ağır fiziksel aktivitelerden kaçınılmalı, burun darbelerinden korunulmalıdır. Düzenli kontroller ile iyileşme süreci takip edilir ve olası komplikasyonlar önlenir.
Septum Deviasyonu Ameliyatı Sonrası Nasıl Bir İyileşme Süreci Beklenir?
Ameliyat sonrasındaki iyileşme süreci genel olarak ilk hafta yoğun bakım gerektirmeden, ev konforunda geçirilen bir dönemi kapsar. İlk 24-48 saat burun içinde tampon veya silikon splint gibi destek materyaller bulunabilir. Bunlar nefes almayı kısıtladığı için ağızdan nefes alma ihtiyacı doğar. Bu durum geçicidir ve genellikle tamponun alınmasıyla büyük oranda rahatlama sağlanır. Ameliyat sonrasında hafif bir kan sızıntısı olağandır; ilk birkaç gün boyunca pembe ya da kırmızı akıntı görüldüğünde telaş etmek yerine bu sürecin doğal bir parçası olduğu düşünülür.
Burun dokuları, ameliyat sırasında ayrıştırıldığı ve şekillendirildiği için şişlik ve ödem beklenen bir tablodur. Tıpkı vücudun başka bir yerinde kesik olduğunda oluşan kızarıklık ve şişlik gibi, burun içindeki hassas dokularda da benzer bir iyileşme aşaması yaşanır. İlk hafta “burnum tıkalıymış gibi” hissetmek mümkündür. Bu şişlik, her geçen gün biraz daha azalır ancak tam olarak oturması birkaç haftayı bulabilir. Bazı hastalar, özellikle ek bir işlem olarak konka küçültme (türbinat ameliyatı) da geçirdiğinde, iyileşmenin tamamlanması biraz daha uzun sürebilir.
Ameliyat biter bitmez nefesinizin mükemmel olmasını beklemek, bir inşaatın tam ortasında gezinirken “Her şey hazır mı?” diye sormaya benzer. Burnunuzun içindeki iyileşme yolculuğu, yavaş yavaş ve adım adım tamamlanır. Pek çok kişi ilk haftanın sonunda belirgin bir rahatlama hisseder, ikinci haftadan sonra normal günlük işlere dönmek kolaylaşır. Yine de burun dokusunun tam olarak iyileşmesi birkaç ay alabilir ve bu süreçte sabırlı olmak, bedene iyileşme için zaman tanımak gerekir.
Septum Deviasyonu Ameliyatı Sonrası İlk Günlerde Hangi Belirtiler Normaldir?
İlk günlerde hafif veya orta şiddette ağrı, yüzde veya burun çevresinde baskı hissi, ağzı kuru hissetmek ve hafif kanlı akıntı tamamen olağandır. Bu durum bir binanın tadilatından hemen sonraki tozlu, gürültülü ve biraz rahatsız ortama benzetilebilir. Burnunuz içerde “tadilat” geçirdiği için doğal tepki vermesi beklenir. Bazen koku duyusu da geçici olarak zayıflayabilir. Bu burnun içindeki şişlik ve kabuklanmalardan kaynaklanır ve genellikle ilk birkaç ay içinde normale döner.
Erken dönemde yaşanan kan sızıntısı, kanın kuruyup küçük kabuklar oluşturmasına yol açabilir. Bu kabuklar burnu tıkayabilir ve kişinin “Nefes almak hala zor” şeklinde düşünmesine sebep olabilir. Fakat düzenli nemlendirme ve hekimin önerdiği bakım yöntemleriyle (örneğin tuzlu su spreyleri) bu kabuklar yumuşar ve kolayca temizlenir. Aynı şekilde üst dudakta, diş etlerinde veya burun ucunda hafif bir his azalması da görülebilir. Bu duygu, telefon çekim gücünün bazı bölgelerde azalıp bazılarında çoğalması gibi dalgalanma gösterebilir. Dokular iyileştikçe hisler de normale döner.
Hafif ateş, hafif çarpıntı veya genel halsizlik zaman zaman ortaya çıkabilir. Bu belirtiler çok şiddetli değilse ve kısa sürede kendiliğinden yatışıyorsa, iyileşme sürecine dair doğal bir parça olarak değerlendirilebilir.
Septum Deviasyonu Ameliyatı Sonrası Nelere Dikkat Edilmeli?
Temel amaç burnun ameliyatla düzeltilmiş olan hassas anatomik yapısını korumak ve iyileşmeyi desteklemektir. Bu nedenle ilk haftalarda burnu sertçe temizlememek, sümkürme hareketinden uzak durmak ve buruna ani darbeler almamaya özen göstermek gerekir. Ağız açık hapşırmak, burun içindeki basınç artışını önlemek için etkili bir yöntemdir. “Hapşırığı burnumdan çıkarayım” yaklaşımı, yeni tamir edilmiş bir duvarı sertçe sarsmaya benzer ve iyileşmeyi olumsuz etkileyebilir.
Başın kalp seviyesinden yukarıda olması, ödemin azalmasına yardımcı olur. Bu nedenle ilk günlerde yarı yatar pozisyonda ya da başın biraz yüksekte olduğu bir yastık düzeniyle dinlenmek faydalıdır. Sıcak banyo ve uzun süreli buhar maruziyeti, burun içi damarları genişleterek kanama riskini artırabilir. Bu yüzden ılık suyla kısa süreli duş almak, özellikle erken dönemde daha konforlu ve güvenlidir.
Günlük hayatta hareket ederken ani eğilme ve ağır kaldırma aktiviteleri, burun bölgesindeki kan basıncını yükseltip kanamayı tetikleyebilir. İlk hafta boyunca daha sakin, hafif tempolu bir düzene geçmek, örneğin ev içinde kısa yürüyüşler yapmak ama ağır sporlardan uzak durmak yerinde olur. Bu durum yeni dikilen bir fidanı köklenene kadar fazla sarsmamak gibidir. Zamanla kökler (yani dokular) güçlenince daha geniş bir hareket alanı açılır.
Septum Deviasyonu Ameliyatı Sonrasında Nasıl Bir Bakım ve Temizlik Önerilir?
Ameliyat sonrası bakımın temel amacı, burun içini temiz ve nemli tutarak kabuk oluşumunu en aza indirmektir. Bu taptaze ekilmiş bir bitkiye düzenli su vermeye benzetilebilir. Nazal spreyler veya tuzlu su (serum fizyolojik) ile hafifçe yapılan yıkamalar, burun içini rahatlatır ve iyileşmeyi hızlandırır.
Birçok kişi, “Burnumun içine bir şey sokmaktan korkuyorum” diyebilir. Oysa yumuşak ve uygun teknikle yapılırsa, bu işlemler son derece basittir. Hassas davranıp bastırmadan ve fazla kuvvet uygulamadan temizlik yapmak önemlidir. Gerekirse pamuklu çubuk yardımıyla nazikçe kabuklar yumuşatılabilir. Ayrıca ortamın nemli olması, yatak odasında düşük ısıda bir buhar cihazı kullanmak veya daha sık tuzlu su uygulamak da rahatlama sağlar. Burnu “karıştırmak” ya da hijyenik olmayan cisimler sokmak ise hem enfeksiyon riskini artırır hem de iyileşen dokulara zarar verebilir.
Bazı hastalar, hekimin gerek görmesi halinde antibiyotik krem veya merhem kullanabilir. Bu ürünler, burun içini hem yumuşak tutar hem de mikrop üremesini önlemeye destek olur. Aşırı ve yanlış kullanımdan kaçınmak, sadece önerilen süre ve dozda uygulamak daha iyidir. Ayrıca ağrı kontrolü için, kanamayı artırma riski düşük olan ilaçlar tercih edilir. Bu süreçte kulaktan dolma yöntemlere değil güvenilir ve mantıklı adımlara yönelmek en doğrusu olacaktır.
Septum Deviasyonu Ameliyatı Sonrasında Hangi Olası Sorunlarla Karşılaşılabilir?
Bu ameliyatın komplikasyon oranı düşük olsa da herhangi bir cerrahi işlemde olduğu gibi belli riskler mevcuttur. Örneğin ameliyat sonrası beklenenden daha yoğun bir kanama yaşanması muhtemel bir durumdur. Küçük sızıntılar normaldir ama eğer aniden koyu kırmızı, durdurulamayan bir akış olursa, bu yeni boyanmış bir duvarın üzerine dökülen koca bir kova boya gibi beklenmedik bir soruna işaret edebilir. Böyle bir tablo geliştiğinde tıbbi müdahale gerekebilir.
Enfeksiyon ise nadir olsa da dikkat edilmesi gereken bir başka konudur. Burun içinde ani şişlik, şiddetli ağrı, kötü kokulu akıntı veya ateş artışı olduğunda hekime danışmak gerekebilir. Zira burun içinde oluşabilecek küçük bir iltihap bile doğru zamanda önlem alınmazsa daha büyük sorunlara dönüşebilir.
Bazı hastalarda septumda küçük bir delik (perforasyon) gelişebildiği görülür. Bazen bu delik fark edilmeyecek kadar küçük kalır ve sorun yaratmaz; bazen de burnunuzdan nefes alırken ıslık gibi bir ses duyulmasına veya kabuklanmaya yol açar. Bu durumda ileri tetkik ve tedavi yolları değerlendirilebilir. Yine çok düşük oranda da olsa yapışıklıklar (adezyonlar) oluşabilir ve bu durum burnun içinde hava geçişini engelleyebilir. Gerekli olduğunda ufak bir işlemle bu yapışıklıklar açılabilir.
Geçici koku kaybı, diş etlerinde uyuşma veya göz çevresinde hafif morarma gibi durumlar da nadiren karşılaşılan ama bilinmesinde fayda olan tablolardır. Gözle ilgili ciddi problemlerse (örneğin çift görme) çok istisnai olarak rapor edilmiştir. Sonuç itibarıyla çoğu insan ameliyat sonrasında büyük bir sıkıntı yaşamadan, adım adım normale döner.
Septum Deviasyonu Ameliyatı Sonrası Başarı Oranları ve Uzun Dönem Sonuçlar Nasıldır?
Pek çok kişi, ameliyat sonrasında burnundan daha konforlu nefes almanın keyfini sürer. Yapılan araştırmalarda, septum deviasyonu düzeltildikten sonraki dönemde hastaların önemli bir kısmının nefes kalitesinde belirgin düzelme yaşadığı görülür. “Sürekli tıkalı hissediyordum, şimdi çok rahatım” cümlesi sık duyulur. Yıllarca burun tıkanıklığından dolayı ağızdan nefes alan kişilerin uyku düzeninde, enerji seviyesinde ve günlük hayattaki performansında gözle görülür bir iyileşme ortaya çıkabilir. Özellikle spor yapanlar veya aktif yaşantısı olanlar, artan oksijen alımının faydasını daha net fark edebilir.
Uzun vadede, burun dokuları ameliyatla yeniden şekillendirildiğinde stabil bir iyileşme sağlanması beklenir. Ameliyatın ilk birkaç ayından sonra burun içindeki şişlik ve ödem büyük oranda geriler. Bazı ince rötuşlar gibi gözle görünmeyen küçük değişiklikler, burnun iç yapılarında bir yıla kadar devam edebilir. Bu yeni yapılan bir yolun ilk aylarda oturması, bazen çökme veya ufak düzeltmeler gerektirmesi gibidir. Ama çoğu zaman, ameliyattan birkaç ay sonra “Artık her şey yerine oturdu” denilen bir döneme girilir ve genel memnuniyet oranı oldukça yüksektir.
Septum Deviasyonu Ameliyatı Sonrası Tekrar Ameliyat Gerekebilir mi?
Bazen ameliyat olmasına rağmen, burnunda beklenen açıklığı yakalayamayan ya da zamanla tekrar tıkanıklık gelişen hastalar olabilir. İyileşme süreci sırasında kıkırdak ve kemik dokusu beklenmedik şekilde yön değiştirebilir veya travma gibi yeni bir etken deviasyona yol açabilir. Bu durumda “Acaba ikinci bir ameliyat mı gerekecek?” sorusu gündeme gelir.
Revizyon cerrahisi olarak adlandırılan ikinci müdahale çok seyrek yapılır. Bilimsel veriler, ameliyat geçiren kişilerin küçük bir yüzdesinin ileriki yıllarda yeniden bir düzeltme operasyonuna ihtiyaç duyduğunu gösterir. Bu oran genel olarak düşüktür. Eğer nefes alma zorluğu yeniden hayat kalitesini ciddi şekilde etkilerse, hekimle görüşüp septumun tekrar değerlendirilmesi seçenekler arasında yer alır. Burada ana hedef, burnun yapısını olabildiğince koruyarak hava yolunu optimum hale getirmektir. Ameliyatla tam olarak giderilemeyen konkalar veya burun kanatları (valv sorunları) gibi durumlar varsa, revizyonda ek prosedürlerle destek sağlanabilir.
İkinci ameliyatı düşünürken, zaman zaman hastalar “İlk ameliyatım başarısız mıydı?” diye kaygı duyabilir. Oysa her burun yapısı ve dokunun tepkisi farklıdır. Bir ameliyatta mükemmele yakın sonuç elde edilirken, başka bir vakada burnun iyileşme süreci karışık olabilir. Yeniden ameliyat ihtiyacı doğduğunda, bu durumun sebebini iyi analiz etmek ve en uygun yaklaşımı planlamak önemlidir.
Septum Deviasyonu Ameliyatı Sonrası Ne Zaman Hekime Başvurmak Gerekir?
Genel olarak ameliyat sonrasında beklenen belirtiler zamanla azalır ve burun giderek açılır. Ancak normalin dışına çıkan bazı işaretler, hekime danışmayı gerektirir. Örneğin burundan fışkırır şekilde veya pıhtılı biçimde durmayan aşırı kanama ortaya çıkıyorsa, aniden gelişen nefes almada güçlük yaşanıyorsa ya da ateşle birlikte şiddetli ağrı ve kötü kokulu akıntı görülüyorsa, durumu hızla değerlendirmek faydalı olur. Bu tablolara benzer belirtiler taze dikilmiş bir kumaşta beklenmedik bir yırtık oluşmasına benzetilebilir; ne kadar erken müdahale edilirse iyileşme o kadar hızlı sağlanır.
Şiddetli baş ağrısı, boyun sertliği, gözde çift görme veya ciddi bulanık görme gibi nadir ama önemli sinyaller de varlığında gecikmeden yardım almak uygundur. Çoğu vakada sorunlar basit müdahalelerle çözülür, ama her ihtimale karşı dikkatli ve uyanık olmak iyileşme sürecinin sağlıklı biçimde devam etmesine destek olur.

KBB ( Kulak Burun Boğaz) Doktoru Prof. Dr. Murat Topdağ, 1978 yılında Malatya’da doğmuştur. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İngilizce Bölümü’nden mezun olduktan sonra, 2004-2009 yılları arasında Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı’nda uzmanlık eğitimini tamamlamıştır. 2017’de Acıbadem Altunizade Hastanesi’nde görev yapmaya başlamıştır.. 2022 yılından itibaren İstanbul Kadıköy’de bulunan kendi kliniği MD ENT İstanbul’da da hastalarına hizmet vermektedir.


Vakalar
İki taraflı frontal sinüs kaynaklı inverted papillom
Hastalıklar
Bilateral Tonsil Lenfoma Ameliyatı
Hastalıklar
Anadolu Yakası, İstanbul'daki Konumumuz