Sinüzit, sinüs boşluklarının iltihaplanmasıyla oluşur ve genellikle yüz ağrısı, burun tıkanıklığı ve koyu renkli burun akıntısı ile seyreder. Soğuk algınlığı ise viral kaynaklıdır ve daha hafif belirtiler gösterir.
Soğuk algınlığı birkaç gün içinde iyileşirken sinüzit daha uzun sürer ve bazen antibiyotik tedavisi gerektirir.
Sinüzitte öne eğilince artan yüz ağrısı tipiktir. Soğuk algınlığında ise genellikle hafif boğaz ağrısı ve burun akıntısı ön plandadır.
Ayırıcı tanı için hekim muayenesi ve gerekirse görüntüleme yöntemleri kullanılır.
Sinüzit ile Soğuk Algınlığı Nedir ve Temel Farkları Nelerdir?
Soğuk algınlığı, genellikle burun ve boğazı etkileyen, virüslerin neden olduğu bir enfeksiyondur. Çoğunlukla bir hafta on gün içinde kendiliğinden geçer. Oldukça yaygındır ve genellikle hafif seyreder.
Sinüzit ise burun çevresindeki hava boşlukları olan sinüslerin iltihaplanmasıdır. Bu iltihap nedeniyle sinüslerin buruna açılan kanalları tıkanır ve içlerinde sıvı birikir. Bu durum yüzde ağrı ve basınca yol açabilir. Soğuk algınlığına göre daha uzun sürebilir ve nedenleri sadece virüsler olmayabilir.
Sinüzit ile Soğuk Algınlığı Neden Olur, Sebepleri Aynı mıdır?
Soğuk algınlığının tek nedeni virüslerdir. Yüzlerce farklı virüs bu hastalığa yol açabilir.
Sinüzit ise genellikle bir soğuk algınlığı virüsüyle başlar. Soğuk algınlığı sırasında sinüsler de iltihaplanabilir. Ancak bazen durum farklılaşır. Sinüsler tıkandığında, biriken mukusta bakteriler üreyebilir. Bu durumda viral enfeksiyon, bakteriyel sinüzite dönüşür. Nadiren mantarlar da sinüzite neden olabilir. Ayrıca alerjiler veya burun yapısındaki sorunlar da (polipler, kemik eğriliği gibi) sinüslerin tıkanmasına ve iltihaplanmasına yol açarak sinüzite zemin hazırlayabilir.
Sinüzit ile Soğuk Algınlığı Belirtileri Nasıl Ayırt Edilir?
Her iki durumda da burun akıntısı, tıkanıklık, öksürük, baş ağrısı gibi belirtiler olabilir. Ancak bazı ipuçları vardır. Sinüzitte genellikle yüzde, özellikle yanaklarda, alında veya göz çevresinde belirgin bir ağrı veya basınç hissi olur. Bu his öne eğilince artabilir. Soğuk algınlığında ise bu tür yüz ağrısı pek görülmez.
Burun akıntısının rengi tek başına güvenilir bir gösterge olmasa da sinüzitte akıntı sıklıkla koyu sarı veya yeşil renkte ve yoğundur. Soğuk algınlığında ise akıntı genellikle berrak başlar, sonra renk değiştirebilir ve tekrar berraklaşır. Unutmayın renkli akıntı her zaman bakteri enfeksiyonu anlamına gelmez.
Sinüzit ile Soğuk Algınlığı Ne Kadar Sürer, Süreleri Farklı mı?
Süre, en önemli ayırt edici faktörlerden biridir. Soğuk algınlığı genellikle 7 ila 10 gün, en fazla 14 gün sürer ve sonra iyileşir.
Akut sinüzit belirtileri ise sıklıkla 10 günden daha uzun devam eder. Eğer belirtiler 10 günü geçtiği halde düzelmiyorsa veya başlangıçta iyileşir gibi olup sonra tekrar kötüleşiyorsa (ateş, ağrı veya akıntıda artış), bu durum bakteriyel sinüziti düşündürebilir. Kronik sinüzitte ise belirtiler 12 haftadan uzun sürer.
Sinüzit ile Soğuk Algınlığı İçin Ne Zaman Doktora Görünmek Gerekir?
Çoğu soğuk algınlığı evde dinlenerek ve bol sıvı alarak geçer. Ancak bazı durumlarda doktora görünmek gerekir. Eğer belirtileriniz 10-14 günden uzun sürüyorsa, şiddetliyse (örneğin yüksek ateş, şiddetli yüz veya baş ağrısı), başlangıçta düzelip sonra kötüleşiyorsa doktorunuza danışmalısınız.
Özellikle sinüzit için bazı alarm belirtileri vardır. Göz çevresinde şişlik, kızarıklık veya görme bozukluğu, şiddetli baş ağrısı, ense sertliği veya kafa karışıklığı gibi durumlar fark ederseniz, hemen tıbbi yardım almalısınız. Bunlar nadir görülen ciddi komplikasyonların işareti olabilir.
Sinüzit ile Soğuk Algınlığı Nasıl Teşhis Edilir?
Genellikle doktorunuz, şikayetlerinizi dinleyerek ve basit bir muayene yaparak soğuk algınlığı veya akut sinüzit teşhisi koyabilir. Özel testlere çoğunlukla gerek duyulmaz.
Ancak belirtileriniz uzun sürüyorsa, çok şiddetliyse, sık tekrarlıyorsa veya komplikasyon şüphesi varsa, doktorunuz ek incelemeler isteyebilir. Özellikle sinüzit için Kulak Burun Boğaz uzmanı endoskopi (kamera ile burun içine bakma) yapabilir veya Bilgisayarlı Tomografi (BT) gibi görüntüleme yöntemleri isteyebilir. Alerji şüphesi varsa alerji testleri de yapılabilir.
Sinüzit ile Soğuk Algınlığı Tedavisinde Hangi Yöntemler Kullanılır?
Soğuk algınlığı için özel bir tedavi yoktur. Tedavi, belirtileri hafifletmeye yöneliktir. Bol dinlenme, bol sıvı tüketme, ağrı kesici ve ateş düşürücüler, burun açıcı spreyler (kısa süreli) veya tuzlu su ile burun temizliği yardımcı olabilir. Antibiyotikler soğuk algınlığında işe yaramaz çünkü etken virüslerdir.
Akut sinüzit tedavisinde de bu destekleyici yöntemler önemlidir. Ek olarak sinüzitte iltihabı azaltmak için doktorunuz kortizonlu burun spreyleri önerebilir. Tuzlu su ile burun yıkamak (nazal lavaj) da birikmiş mukusun temizlenmesine ve tıkanıklığın azalmasına yardımcı olur. Antibiyotikler ise sadece doktorunuz bakteriyel bir enfeksiyondan şüphelendiğinde ve gerekli gördüğünde reçete edilir.
Sinüzit ile Soğuk Algınlığı Komplikasyonlara Yol Açar mı?
Genellikle her iki durum da sorunsuz iyileşir. Ancak soğuk algınlığı bazen orta kulak iltihabına, astım alevlenmesine veya sinüzitin kendisine yol açabilir. Nadiren bronşit veya zatürre gibi daha ciddi enfeksiyonlara da ilerleyebilir.
Sinüzitin komplikasyonları daha nadir olsa da daha ciddi olabilir. Enfeksiyonun göz çukuruna, beyin zarlarına (menenjit) veya kemiklere yayılma riski vardır. Bu durumlar acil tıbbi müdahale gerektirir. Ayrıca akut sinüzit kronikleşebilir.
Sinüzit ile Soğuk Algınlığı’ndan Korunmak Mümkün mü?
Tamamen korunmak mümkün olmasa da riski azaltabilirsiniz. En etkili yol el hijyenine dikkat etmektir. Ellerinizi sık sık sabun ve suyla yıkayın. Kirli ellerle yüzünüze dokunmaktan kaçının. Öksürüp hapşırırken ağzınızı ve burnunuzu kapatın.
Hasta kişilerle yakın temastan kaçınmak, sigara dumanından ve kirli havadan uzak durmak da önemlidir. Alerjiniz varsa kontrol altında tutmaya çalışın. Bağışıklık sisteminizi güçlü tutmak için sağlıklı beslenin, yeterince uyuyun ve düzenli egzersiz yapın. Grip ve COVID-19 gibi aşılarınızı güncel tutmak da dolaylı olarak yardımcı olabilir.

KBB ( Kulak Burun Boğaz) Doktoru Prof. Dr. Murat Topdağ, 1978 yılında Malatya’da doğmuştur. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İngilizce Bölümü’nden mezun olduktan sonra, 2004-2009 yılları arasında Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı’nda uzmanlık eğitimini tamamlamıştır. 2017’de Acıbadem Altunizade Hastanesi’nde görev yapmaya başlamıştır.. 2022 yılından itibaren İstanbul Kadıköy’de bulunan kendi kliniği MD ENT İstanbul’da da hastalarına hizmet vermektedir.


Vakalar
İki taraflı frontal sinüs kaynaklı inverted papillom
Hastalıklar
Bilateral Tonsil Lenfoma Ameliyatı
Hastalıklar
Anadolu Yakası, İstanbul'daki Konumumuz