Açık ve kapalı burun estetiği arasındaki fark, cerrahi kesilerin konumuna dayanır. Açık teknikte burun ucu tabanında küçük kesi yapılırken, kapalı teknikte tüm kesiler burun içinden gerçekleştirilir. Bu durum iyileşme süresini ve cerrahi avantajları etkiler.
Açık burun estetiği, detaylı yapısal değişiklikler için cerraha daha geniş görüş alanı sunar. Kıkırdak ve kemik yapıdaki büyük deformitelerin düzeltilmesinde tercih edilir. İyileşme süresi kapalı tekniğe göre biraz daha uzundur.
Kapalı burun estetiği, daha az doku hasarı ve hızlı iyileşme avantajı sağlar. Küçük şekil düzeltmeleri, burun ucu küçültme gibi basit müdahalelerde idealdir. Dışarıdan görünür iz bırakmaması estetik açıdan avantajlıdır.
Hangi tekniğin uygun olduğuna, hastanın burun anatomisi, beklentileri ve cerrahın tecrübesi doğrultusunda karar verilir. Kişiye özel planlama, ameliyatın estetik ve fonksiyonel başarısını artırır.
Açık ve Kapalı Burun Estetiği Tekniklerinin Karşılaştırılması
Açık ve kapalı burun estetiği teknikleri cerrahi yaklaşımları açısından farklılık gösterir. Açık teknikte burun delikleri arasına küçük bir kesik yapılır. Bu sayede cerrah burun yapısını daha net görebilir. Bu durum özellikle karmaşık yapıların düzeltilmesi gerektiğinde büyük bir avantaj sağlar. Kapalı teknikte ise kesiler burun deliklerinin iç kısmında kalır. Bu teknikle yapılan müdahalelerde dışarıdan iz görülmez.
Açık teknik:
- Cerrahın görüş alanını genişletir.
- Karmaşık düzeltmeler için idealdir.
Kapalı teknik:
- Daha az invazivdir.
- İyileşme süresi genellikle daha kısadır.
Her iki teknik de çeşitli avantajlar sunar ve seçim genellikle hastanın ihtiyaçlarına ve cerrahın tercihlerine göre yapılır. Açık teknikle yapılan müdahaleler detaylı düzeltmeler gerektiren durumlarda daha uygun olabilir. Kapalı teknik ise daha hızlı bir iyileşme süreci sağladığı için tercih edilebilir. Her iki yöntem de burun fonksiyonunu korumayı ve iyileştirmeyi hedefler.
Uygulama Gerekçeleri
Açık ve kapalı rinoplasti yöntemleri fonksiyonel ve estetik ihtiyaçlara göre seçilir. Açık rinoplasti burun yapısını daha iyi gözlemleme imkanı sunar. Bu durum özellikle karmaşık deformitelerin düzeltilmesi gerektiğinde cerrah için büyük avantaj sağlar. Ayrıca bu yöntemle cerrahi eğitimi alacak olan ekip üyeleri için de eğitim süreci kolaylaşır.
Kapalı rinoplasti ise daha az invaziv bir yaklaşımdır ve genellikle daha hızlı bir iyileşme süreci sunar. Bu teknik estetik müdahalelerde sıklıkla tercih edilen bir yöntemdir çünkü iz bırakma olasılığı daha düşüktür.
Her iki teknik için de hasta adaylarının iyi bir şekilde değerlendirilmesi önemlidir:
Fonksiyonel Sorunlar:
- Burun tıkanıklığı
- Hava akımı engelleri
- Solunum zorlukları
Estetik Sorunlar:
- Dorsal hump (burun sırtındaki çıkıntı)
- Burun deviasyonu (eğrilik)
- Uç sorunları (burun ucunun şekli)
Rinoplasti Operasyonlarında Dikkat Edilmesi Gereken Durumlar
Rinoplasti prosedürleri belirli sağlık durumları ve geçmiş cerrahi deneyimler göz önünde bulundurularak dikkatle planlanmalıdır. İlk olarak beden dismorfik bozukluğu olan hastalar cerrahi müdahale sonrası genellikle daha az memnun kalabilirler. Bu bozukluğa sahip bireylerin erken teşhisi onların yanlış beklentileri nedeniyle yaşayabilecekleri hayal kırıklıklarını minimize etmek için kritik öneme sahiptir.
Obstrüktif uyku apnesi bulunan bireyler de özel dikkat gerektirir. Uyku sırasında yaşanan hava yolu tıkanıklıkları ameliyat sırasında ve sonrasında riskleri artırabilir. Bu tür hastalar ameliyat öncesi uygun önlemler alınarak riskler azaltılmalıdır.
Kokain kullanımı burun dokularında ciddi hasara yol açabilir ve bu da rinoplasti sonuçlarını olumsuz etkileyebilir. Bu durumdaki hastalar ameliyat öncesinde bu alışkanlıklarını bırakmış olmalıdır.
Rinoplasti ameliyatı düşünülen hastaların tıbbi geçmişi titizlikle incelenmelidir. Özellikle kanama bozuklukları, aktif alerjik durumlar veya kronik sinüzit gibi sorunlar operasyon planlamasında göz önünde bulundurulmalıdır. Antikoagülan veya antiplatelet ilaçlar kullanan bireylerin bu ilaçları geçici olarak durdurması gerekebilir.
Kapalı Rinoplasti İşlemleri ve Yöntemleri
Kapalı rinoplasti burun içerisinden yapılan kesilerle gerçekleştirilir. Bu teknik dışarıdan görünür bir iz bırakmaz ve genellikle daha hızlı iyileşme süreci sunar. Cerrahi alanın sınırlı erişimi cerrahın becerisine büyük bir güven gerektirir. Ayrıca işlem sırasında yapılan kesiler sayesinde burun yapısına müdahale edilir ve gerekli düzeltmeler titizlikle yapılır. İşlem genel anestezi altında yapılır ve infiltrasyon anestezisi burun bölgesinde uyuşukluk sağlar.
Dorsumun Tedavisi: Eğer gerekliyse burun sırtındaki düzeltmeler yapılır.
- Bu aşama burun sırtının şeklini düzeltmek için çeşitli yöntemler kullanılarak gerçekleştirilir.
- Kesilen yerlerin pürüzsüz ve düz olmasına özen gösterilir.
Uç Modifikasyonları: Burun ucunun şekli ve konumu değiştirilebilir.
- Bu düzeltmeler çeşitli greftler ve kesi teknikleri kullanılarak yapılır.
- Uygulanan yöntemler uç projeksiyonunu ve estetik görünümü iyileştirir.
Cerrahi sonrası nazal yapılar desteklenir ve mukozal kesiler emilebilir dikişlerle kapatılır. İşlem estetik ve fonksiyonel iyileştirmeler sağlamak amacıyla özenle planlanır ve uygulanır.
Açık Rinoplasti Teknik Detayları ve Uygulamaları
Açık rinoplasti plastik cerrahide detaylı bir teknik gerektirir. Cerrahın burun anatomisine tam erişim sağlaması ameliyatın başarısını artırır. İşlem derinlemesine bir anlayış ve dikkatli uygulama gerektirir. Cerrahi adımların her biri sonucun doğruluğunu ve hastanın memnuniyetini doğrudan etkiler. Aşağıda açık rinoplasti sırasında gerçekleştirilen temel manevralar detaylandırılmıştır:
Burnun açılması:
- Orta kolumellada ters-V insizyonu yapılır.
- Kancalar ve keskin diseksiyonla insizyon marjinal insizyonlara dönüştürülür.
- Üst lateral kıkırdaklar korunarak ortaya çıkarılır.
Septoplasti:
- Keskin şekilde ön septal açı ortaya çıkarılır.
- Sub-mukoperikondriyal cep oluşturularak septoplasti yapılır.
- Yeterli yapısal destek korunurken septal kıkırdak hasat edilir.
Dorsal kambur azaltma:
- Osteotomlar ve törpülerle kemik kambur düzeltilir.
- Kıkırdaklı dorsum zarar verilmeden azaltılır.
Nazal uç konturlama:
- Çeşitli dikiş tabanlı teknikler uygulanır.
- Gerektiğinde kıkırdak perikondriumu veya yumuşatılmış kıkırdak grefti eklenir.
Alar kenar greftleri:
- Küçük onlay greftler alar kenar boyunca yerleştirilir.
- Alar retraksiyonunu önlemek için kullanılır.
Alar taban azaltma:
- Nazal taban genişliği ve burun deliği boyutu düzeltilir.
Osteotomiler:
- Kemik dorsumunun daraltılması için çeşitli teknikler uygulanır.
Kapalı Rinoplasti ile İlgili Komplikasyonlar
Kapalı rinoplasti burun içinden yapılan cerrahi işlemlerle karakterize edilir. Cerrahın burun yapısına direkt erişimi sınırlı olduğundan bazı zorluklar ortaya çıkabilir. Bu yöntem estetik düzeltmeler ve fonksiyonel iyileştirmeler sağlasa da çeşitli komplikasyonlarla ilişkilendirilebilir.
Hemorajik Komplikasyonlar:
- Epistaksis genellikle hafif seyreder ve basit müdahalelerle kontrol altına alınabilir.
- Septal Hematom ciddi komplikasyonlara yol açabilir ve erken müdahale gerektirir.
Enfeksiyöz Komplikasyonlar:
- Selülit antibiyotik tedavisi ile genellikle kontrol altına alınır.
- Septal apseler ciddi enfeksiyon belirtileri gösterir ve derhal tedavi edilmelidir.
Travmatik Komplikasyonlar:
- L-strut hasarları septal deformitelere neden olabilir.
- İntrakraniyal yaralanmalar ve lakrimal kanal hasarları dikkatli cerrahi tekniklerle önlenmelidir.
Fonksiyonel Komplikasyonlar:
- Septal Perforasyon dikkatli cerrahi uygulamalarla minimize edilebilir.
- Nazal Adezyonlar postoperatif dönemde müdahale gerektirir.
Estetik Komplikasyonlar:
- Uç bölgesindeki asimetri ve deformiteler dikkatli planlama ve uygulama ile azaltılabilir.
- Dorsal bölgede oluşabilecek pollybeak deformitesi uygun tedavi yöntemleri ile düzeltilmelidir.
Açık Rinoplasti Yönteminin Komplikasyonları
Açık rinoplasti burun estetiği ameliyatları arasında sık tercih edilen bir yöntemdir. Ancak bu teknik bazı özel komplikasyonlara neden olabilir. Öncelikle majör komplikasyonlar oldukça nadir görülse de bazı durumlar dikkat gerektirir. Komplikasyonlar genellikle cerrahi sonrası dönemde ortaya çıkar ve estetik sonuçları doğrudan etkileyebilir.
Özgün kozmetik komplikasyonlar aşağıda sıralanmıştır:
- Mezar taşı deformitesi: Kalkan uç greftinin aşırı sert olmasıyla burun dokusu altında belirgin bir şekil oluşur.
- Rocker deformitesi: Yan osteotomilerin aşırı ilerlemesi sonucu burun kemiğinin dışa doğru itilmesi meydana gelir.
- Ters-V deformitesi: Hump düzeltmesi sonrası üst lateral kıkırdaklar ile burun kemikleri arasında bağlantı eksikliği görülür.
- Polly beak deformitesi: Kemik dorsumun aşırı düzeltilmesi ve kıkırdak dorsumun yetersiz düzeltilmesi sonucu burun uç kısmında dolgunluk oluşur.
- Ski slope deformitesi: Hump azaltılması sonucu burun profilinde aşırı eğim oluşur.
- Saddle nose deformitesi: Septal desteğin yetersiz olması orta bölümde çökme yaratır.
- Nasal bossae: Kıkırdak asimetrisinden kaynaklanan çıkıntılar oluşur.
- Açık çatı deformitesi: Osteotomilerin tamamlanmaması burun kemiğinde ayrılma yaratır.
Sıkça Sorulan Sorular
Açık ve kapalı rinoplastide sonuçlar nasıl farklıdır?
Açık ve kapalı rinoplasti tekniklerinde elde edilen sonuçlar farklılık gösterir. Açık rinoplastide kesi kolumella üzerinden yapıldığı için cerrah burun yapısına daha net bir şekilde müdahale edebilir. Bu durum özellikle karmaşık burun sorunlarının düzeltilmesinde avantaj sağlar. Ancak bu teknik küçük bir yara izi bırakabilir.
Kapalı rinoplastide ise kesiler burun içerisinde kalır bu yüzden dışarıdan herhangi bir iz görülmez. Bu yöntem daha az karmaşık durumlar için idealdir ve iyileşme süreci daha hızlıdır. Ancak cerrahi görünürlüğün sınırlı olması nedeniyle çok detaylı düzeltmeler yapmak daha zordur.
Açık ve kapalı burun estetiği arasındaki iyileşme farkı nedir?
Açık ve kapalı burun estetiği arasındaki iyileşme süreci farklılık gösterir. Açık rinoplastide yapılan dış kesiler nedeniyle iyileşme dönemi genellikle daha uzun olabilir. Hastalar genellikle operasyondan sonraki ilk haftalarda artmış şişlik ve morarma yaşarlar. Bu durum cerrahi müdahalenin daha geniş bir alana yayılmasından kaynaklanır.
Diğer yandan kapalı rinoplasti burun içindeki kesilerle sınırlı olduğundan iyileşme süreci daha hızlı olabilir. Bu yöntemde morarma ve şişlik daha az görülebilir ve hastalar normal yaşantılarına daha çabuk dönebilirler.
Ten rengi açık veya kapalı rinoplasti yapılıp yapılmayacağını etkiler mi?
Hayır, ten rengi açık veya kapalı rinoplasti seçimini etkilemez. Cerrahi tercihler ve spesifik ameliyat hedefleri bu kararda belirleyici faktörlerdir. Cilt rengi operasyon yöntemi üzerinde bir etken olarak görülmez. Tüm cilt tipleri için açık ve kapalı rinoplasti uygulamaları başarılı şekilde gerçekleştirilebilir. Özellikle açık rinoplastide oluşan küçük yara izleri zamanla iyileşerek tüm cilt renklerinde belirsiz hale gelir.
Cerrahın deneyimi ve uyguladığı teknikler estetik ve fonksiyonel sonuçları optimize etmede önem taşır. Hastaların cilt rengi cerrahi sonuçlar üzerinde herhangi bir kısıtlama oluşturmaz. Böylece rinoplasti ameliyatları geniş bir hasta yelpazesinde güvenle uygulanabilir.
Kapalı burun estetiği açık ameliyata göre daha mı pahalıdır?
Kapalı burun estetiği ile açık burun estetiği arasındaki maliyet farkı kesin bir şekilde belirlenemez. Genelde cerrahın deneyimi ve itibarı her iki yöntem için de maliyeti artırabilir. Ayrıca ameliyatın gerçekleştiği coğrafi konum fiyat farklılıklarına neden olur. Kapalı yöntem görüş alanının sınırlı olması nedeniyle daha fazla uzmanlık gerektirir. Bu durum bazı cerrahların bu yöntem için daha yüksek ücret talep etmesine yol açabilir.
Ancak her iki yöntemin de kendi içinde maliyet farklılıkları barındırdığı unutulmamalıdır. Özellikle karmaşık durumlar ve revizyon gerektiren durumlar her iki teknikte de maliyeti artırabilir. Sonuç olarak kapalı rinoplastinin her zaman daha pahalı olduğu söylenemez maliyet birçok faktöre bağlı olarak değişkenlik gösterir.
Kapalı burun estetiği açık ameliyata göre daha mı güvenlidir?
Kapalı burun estetiği küçük düzeltmeler gerektiren durumlar için uygundur ve daha az invazivdir. Bu nedenle iyileşme süreci genellikle daha hızlıdır. Daha az invaziv oluşu kapalı rinoplastiyi bazı durumlarda “daha güvenli” yapabilir. Ancak bu yöntemin cerraha sınırlı bir görünürlük sağlaması bazı karmaşık durumların çözümünde yetersiz kalabilir.
Öte yandan açık rinoplasti cerrahın işlem alanını daha iyi görmesini sağlar. Bu da daha hassas düzeltmeler yapılmasına olanak tanır. Karmaşık durumlar ve büyük yapısal değişiklikler gerektiğinde açık rinoplasti tercih edilir. Her iki yöntemin güvenliği cerrahın yetkinliği ve deneyimine bağlı olarak değişkenlik gösterir.
Kaynakça:
https://ohns.ucsf.edu/facialplastics/closed-vs-open-rhinoplasty-differences-know

KBB ( Kulak Burun Boğaz) Doktoru Prof. Dr. Murat Topdağ, 1978 yılında Malatya’da doğmuştur. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İngilizce Bölümü’nden mezun olduktan sonra, 2004-2009 yılları arasında Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı’nda uzmanlık eğitimini tamamlamıştır. 2017’de Acıbadem Altunizade Hastanesi’nde görev yapmaya başlamıştır.. 2022 yılından itibaren İstanbul Kadıköy’de bulunan kendi kliniği MD ENT İstanbul’da da hastalarına hizmet vermektedir.
Vakalar
İki taraflı frontal sinüs kaynaklı inverted papillom
Hastalıklar
Bilateral Tonsil Lenfoma Ameliyatı
Hastalıklar
Anadolu Yakası, İstanbul'daki Konumumuz